427
« : 20 Şubat 2012, 14:08:12 »
1-Apartman altında dükkan tutarsan apartman sakinlerinin onayını alman lazım yoksa başın ağrır.Ben depo ve garaj olarak kullanacağım şekilde dükkan tuttum ticari amaçlı değil , günün belirli saatlerinde dükkanda bulunuyorum buna rağmen hergün 3-5 gerzekle uğraşıyorum.
2-Yine apartman altında dükkan tutarsan belediyeden onay olman gerekir İzmir de buna müsade etmiyorlar mesela.
3-Bir tanıdığımla kısa süre ortak olduk.Dükkan apartman altında idi.Ben sonradan ortak oldum.O dükkanı susuz oto yıkama adı altında belediyeye başvurup ruhsat almıştı ancak yine çevrenden keyfen şikayet eden çok olduğu için belediye memurları ile akraba olduk.
4-Sadece dükkan olarak düşünme önünde 5 metre genişliğinde alan olsun ki içeride yıkar dışarıda kurularsın yada sıraya araç alırsın.Bu iş için en aşağı 40 m yerin olsun ki malzemelerini koyabileceğin tezgahın , tuvaletin vs olsun.1000 tl kira çok fazla.Elektirik, su, malzeme gideri tek başına zor masrafını çıkarırsınız.
5-Eleman bulmak ayrı dert çünkü bizim gibi hasta birini bulmak gerekir zor bir ihtimal buldun sigorta + maaş+ yemek giderleri olacak.En önemlisi güvenebileceğin arkanı döndüğün de kendi cebine çalışmayacak birisi gerekiyor.
6-Bunun yanında arkadaşlarımızın dediği gibi ticari markaların önüne geçmek zaman alır ama olmayacak şey değil.
7-Sabit gelirli bir iş olmadığı için kazancın belirsiz olacak.Misal bir ay 2000 tl kazanırsın öbür ay 900 tl zor kazanırsın belli olmaz.Dükkanın konumu çevre faktörleri müşteri yoğunluğu açsından değişiklik gösterebilir.
9-Gelen müşterinin % 70 bizim gibi detay değil işin sonucuna bakar anlatamazsınız anlamazlar yada yapacağınız işin sanki kötü sonuçlar doğuracakmış kanısına kapılabilir.En zor olanı insana laf anlatmak hele kıt kapatiseye sahipse ömrün tükenir.
8-Kendimden örnek verirsem ayda 1-2 sefer boya koruma için iş alıyorum hem kendimi tatmin ediyorum hemde çok şükür malzeme paramı çıkarıyorum.Ivır zıvırla uğraşmıyorum aklım rahat.