Boğaziçi Köprüsü soruşturulmalıdır!.. "Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, 'Asma köprü olur da sallanmaz mı?. Ne yapacaktı yani, köprünün işi sallanmak. Onun için hiç kimse endişe etmesin' demiş.
Bunları dinamikten, statik hesabından, rezonanstan anlamayan biri söylese kabullenirim, ama Sayın Yıldırım,Gemi İnşaat Yüksek Mühendisi..
İstanbul Teknik Üniversitesi'nde bilimsel araştırmalar yapmışlığı da var..
Şimdi herhangi bir gemi yüksek mühendisine sorun bakalım..
'Bir geminin boyu denizde yüzdüğü dalga boyuna eşit olduğunda o gemiye ne olur?'
El cevap!..
'O gemi rezonansa girer ve batar..'
Ayni şey asma köprü için de geçerlidir.
"Avrasya maratonunu köprü üzerinde koşanların attıkları adımların yarattığı titreşim belli bir düzeye ulaştığında Boğaz Köprüsü rezonansa girseydi görürdük asma köprünün sallanmasını.." diyor, okur Ümit Şen..
Ondan evvel başkaları, hem de çok önemli başkaları söyledi.. Karayolları Genel Müdürlüğü aynen bakanı paralelinde "Tehlike yok" açıklaması yaparken.
Ne var ki, bu konu tartışılmalı. Hatta uluslararası alanda tartışılmalı.
Çünkü o yarış her yıl yapılıyor ve her yıl köprünün üzerine on binlerce insan çıkıyor.
Tarihin gelmiş geçmiş en feci kazasından sonra "Özür dileriz yanılmışız" demek tarihin en feci trajikomedisi olur. Konu ihmale gelmez ve geçiştirilemez.
"Rezonans Köprüyü yıkardı" diyenler sözleri yabana atılacak kişiler değiller.
İstanbul'un en önemli üniversitelerinin tam da konuyla ilgili profesörleri söz birliği etmiş gibi "Yıkılabilirdi" diyorlar.
Ben tehlikeyi işaret edenlerden ikisini özellikle ayırdım.
Birisi, Prof. Dr.
Ahmet Vefik Alp.. Yıllardır tanıyorum. Yüksek Mimar.. Şehircilik uzmanı. Yani işi bu.. Bakın ne diyor.
"Rezonans mühendislikte; 'Genliğin sonsuza gitmesi' olarak tarif edilir. Salınımlar esnasında sistemin normal durumuna göre yaptığı yer değiştirme miktarına genlik denir. Bu salınımlar eğer sistemin doğal frekansına eşit olursa, sistemin genliği sonsuza dek artma eğilimi gösterir; bu olay rezonanstır.
Kesintili rüzgar altındaki bir köprü, deprem dalgaları nedeniyle oluşan salınım etkisi altındaki bir bina rezonansa uğrayabilir.
Eğer kuvvetin frekansı sistemin doğal frekansına eşitlenirse rezonans gerçekleşir. Bu durumda köprü rezonansa uğrayarak bir süre sonra yıkılacaktır. Örneğin 1940 yılında ABD'nin Washington eyaletindeki Tacoma köprüsü açıldığından birkaç ay sonra rüzgar etkisiyle rezonansa girerek yıkılmıştır.
Benzer etki salınımlı bir asma Köprü üzerine büyük bir insan kitlesinin yürümesi veya koşması nedeniyle de oluşabilir.
2000 yılında Londra'da Thames Nehri üzerine ünlü mimar ve mühendisler Arup, Foster, Caro tasarımına uygun olarak inşa edilen Millennium Yaya Köprüsü de insanların yürüyüşlerinden oluşan titreşimler nedeniyle ciddi biçimde sallanmaya başlamış ve rezonansa girme eğilimi gösterdiğinden ulaşıma kapatılarak mühendislik hesapları yenilenmiş ve yapısal sisteminde gerekli takviye ve değişiklikler yapıldıktan sonra 2002 yılında tekrar hizmete açılabilmiştir. İstanbul'a geçmiş olsun.."
Öteki, başbakana çok yakın, onun yakından tanıdığı ve güvendiği bir isim..
Kent Mimarı Dr.
Sinan Genim.. Son seçimde AKP'nin Kadıköy Belediye Başkanı adayıydı. Dr. Genim de "Çok tehlikeli bir iş yapıldı. Köprü çökebilirdi" diyorsa eğer, Başbakan önce Dr. Genim'le başbaşa konuşmalı, sonra emir verip bu araştırmayı yaptırmalı ve halkın içini rahatlatmalıdır.
Söz konusu olan, on binlerce insanın canıdır, çünkü..
On binlerce..
http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/uluc/2010/10/27/bogazici_koprusu_sorusturulmalidir