1973 BMW 2002 TURBO
Şimdilerde bunu hayal etmek çok zor ama BMW, 1973 yılında Frankfurt Otomobil Fuarı’nda 2002 Turbo’nun tanıtımını yaptığında gerçek bir yaygaraya yol açmıştı. Satılan ilk turboşarjlı otomobil değildi (bu unvanı birkaç yıl önce Chevrolet Corvair Monza almıştı), fakat Avrupa için bir ilkti. Otomobil meraklılarını sadece 170 HP’lik motoruyla etkilememişti bu küçük sporcu. Aynı zamanda kendisi zaten hayat dolu bir sedandı. Ama fuarın hemen ardından bir Bundestag (Alman Parlamentosu) üyesi, dünya petrol krizinin ortalarındayken BMW 2002’nin üretilmemesi gereken bir otomobil olduğunu ileri sürüyordu. Parlamentoda bu tartışılırken Alman basını da, Turbo’nun durumunu takip ederek, böylesine eğlenceli bir aracın riske edilmesinin nelere yol açacağını düşünüyordu.
2002 Turbo, yaşamına sadece bir motor olarak başlamıştı. Yani en başta yerleştirilecek bir şasisi yoktu. 1969 yılının sonlarına doğru BMW motorsporları şefi Alex von Faulkenhausen, 4 silindirli M10 motorunun turboşarjlı versiyonu üzerinde çalışmaya başlamıştı. Hem de sırf geliştirme egzersizi olsun diye... Fakat 1971’de, Ekim ayında yapılan yeni güç ünitesinin yol otomobillerinde kullanılıp kullanılmayacağının tartışıldığı toplantıda ortaya çıkan sonuçlar çok etkileyiciydi. 2002 çok açık bir seçimdi çünkü motor bölmesi, dört silindirden daha büyük motorlar için çok küçüktü ki, 6 silindirli motorlar, daha büyük olan 3.0 CS coupe için uygundu.
Proje, Aralık 1971’de kabul edildi. İlk prototipin, gelecek yılın Nisan ayında ortaya çıkarılması ve bir yıl sonra, yani 1973 Nisan’ında üretime geçilmesi planlanmıştı. Alman disiplini ve etkinliği ile, ilk prototip beklendiği gibi Nisan ayında tamamlandı. Ayrıca Ekim ayında diğer iki prototip ortaya çıkarıldı. Mühendislerin ilk şikayetleri, turboşarjdan dolayı kaput altında oluşan yüksek sıcaklıklardı. Birkaç otomobil kendi kendine alev almış ve yüksek süratli sürüşlerden sonra çimlere park edilmesiyle buraların yanmasına neden olmuştu. 2002’de, KKK (Kuhnle Kopp Kausch) turboşarjları kullanılıyordu. Amerikan üretimi bir alternatif, daha az ısı üretiyordu fakat bu çok pahalıya mal oluyordu. Sonuç olarak BMW 2002, piknik yapmak için ilk tercih edilen otomobillerden biri değildi.
Temmuz 1972’de BMW’nin tasarım departmanı, otomobilin yeni görünümünü yaratmıştı. Ve bu, hem 2002 Turbo’yu hem de kısa bir zaman sonra üretilecek 3.0 CSL’yi birbirine yakınlaştırmıştı. Bunun yanında BMW’nin özel yol otomobillerine de çok güçlü bir kimlik kazandırmayı başarmıştı. Kısaca tasarımcılar, hayal kırıklığı yaratmamıştı. Aracın dışında çekici kırmızı ve mavi çizgiler, çamurluklardaki şişkinlikler, ön tamponda ‘Turbo’ ve ‘2002’ ayna yazıları yer alıyordu. İçeride ise, spor direksiyona ve özel koltuklara kırmızı bir gösterge eşlik ediyordu.
Otomobil harika görünüyordu, ancak BMW’nin yönetimine Tanrı’nın korkusunu da beraberinde getirmişti. O zamanlarda Almanya yollarında ölü sayısı yılda 20.000 civarındaydı (şimdi ise, 5000 civarında) ve ülke bu konuda hayli hassastı. Hiç kuşkusuz ‘İşte senin ensendeyim ve kaputumun altında turbo var’ diye bağıran bir otomobil, pek de güvenliğin her şeyden önce geldiğini ifade etmiyordu.
Yine de ön tamponunda meşhur ‘2002’ ve ‘Turbo’ yazılarına sahip olmayan bir 2002 Turbo görmek oldukça zordu. Bununla birlikte bu çıkartmalar, araçlar satıldıktan sonra ekleniyordu, çünkü BMW, bunun abartı olduğuna karar vermişti. Öte yandan kırmızı göstergelerin kalması düşünülmüştü. Çünkü BMW, ‘kırmızı göstergelerin’ insanlar için ne anlama geldiğine dair bir pazar araştırması yaptırmıştı. Bu rengin daha çok, ‘tehlike’ ile özdeşleştirilmesi ve otomobilde kalmasının kararlaştırılması, bir 911 ile kapışmaktan ziyade, güvenli sürüş konusunda insanları uyardığı şeklinde yorumlandı.
Bundestag’taki tartışmalara rağmen BMW patronu Eberhard von Kuenheim, Ekim 1972’de yaptığı toplantıda otomobil için yönetime onay vermişti. Böylece gelecek dört haftada 4 prototip yapılacaktı ve asıl üretim de 10 Ocak’ta başlayacaktı. 1972’de BMW’ye katılan Bob Lutz, yılda 2000 turbo üretmeyi planlayarak 2002 hikayesinde kilit adamlardan biri oldu. Fakat daha sonra Nisan ayında bunun çok iyimser bir rakam olduğuna karar vererek, bu sayıyı 1300’e düşürdü. Ancak bu, sözü geçen ilk rakamı üretmek için parçaları satan alan BMW üretim bölümü için iyi bir haber değildi.
Sonuçta sadece 1679 adet 2002 Turbo üretildi. Araçların hepsi soldan direksiyonluydu fakat BMW İngiltere bunların ikisini sağdan direksiyona çevirmişti. Aynı zamanda neredeyse tüm otomobiller, ya Polaris grisi ya da Chamonix beyazıydı. Özel müşterilerden gelen siparişlerle sadece çok az 2002 Turbo, farklı renk seçeneklerine sahipti.
BMW 2002 Turbo yanlış zamanda ve yanlış yerde doğmuştu. Aslında ilk M3’lerin özü olan araç, birkaç yıl sonra üretilseydi bugünkü gibi nadir bulunan bir model olmayabilirdi.
Alıntı
http://www.evodergi.com/evo/0705/ikon.asp linkinden, fotoğraflar internetten çeşitli sitelerden.
