Tecrübe etmiş olduğum bu konu üstüne biraz yazı karalamak istedim. Yazacaklarım büyük ihtimal ile çoğu kişinin başına gelmiş olsa da bende tecrübelerimi paylaşmak isterim. Evimizde iki adet turbo aracımız var. Biri dizel Citroen C4 1.6 HDI ve diğeri ise 2001 Subaru Impreza Wrx. Her iki aracada gücüm yettiği kadarı ile bakım yapmayı ve onlarla minik minik uğraşmayı seviyorum. Babamında bana olan güveni ve işi biraz da olsa bana bırakması benim lehime olmuyor değil.
Bir çok makaleyi okuyup, insanları dinledikten sonra atacağım adımları kendim planlamaya ve deneme yanılma yöntemi ile öğrenmeyi seçtim. Dizel yakıtlarının biliyorsunuzki ülkemizdeki kalitesi malesef belli. Her ne kadar firmalar yavaş yavaş mamüllerini toparlamaya başlasada minik bakımlar her daim geçerliliğini koruyor.
Öncelikle turbo araçlarda uygulamanızı tavsiye edebileceğim ilk durum marş durumu. Bir çok kullanıcının bu bölümü atladığını görüyorum ve çok üzülüyorum. Çünkü "oil check" ışığı sönmeden ve bujiyi kızdırmadan vurulan marş motora ciddi yük bindiriyor. Sabahın soğuğunda vurulan marş ile birlikte bir müddet aracı olduğu yerde bekletmeniz ve biraz ısınmasıda çok avantajınız olucaktır. Bu süre öyle abartılı dakikalarla alakalı değil yaklaşık 15-20 sn kadar zamanınızı alıcaktır. Bu süreçten sonra yola çıkmanız aracın yağlanmasınıda iyice gerçekleştirmiş olmasının verdiği avantajla sizin lehinize olucaktır. Aynı uygulamayı, evinize ve ya bir yere vardığınızda yaptığınız anda turbo pallerinin min. devire düşmesini sağlamak için uygulamamız gerekmekte. Çünkü dizel araçların turbo bandı bilindiği üzere zaten erken devirlerde geldiği için turbonuz zaten maks. doluşunu büyük ihtimal ile tamamlıyor ve siz devirsiz bile gitseniz pallerin hızı artıyor olucaktır. Bu yüzden aracınızı kapatırken yaklaşık olarak 10-15sn ve ya performanslı bir sürüş sonrası 30sn ile 1 dk. aralığında beklemek turbo ömrünüzü uzatıcaktır.
Gel gelelim yakıt katkılarına; Çoğu kişinin söylemleri üzerine yakıt katkılarının işe yaramadığı söylense de dizel yakıt katkıları aslında işe yaramaktadır. Hem yakıtın kalitesini arttırmakta, aracın yakıtı yakımını kolaylaştırmakta ve yakım sırasında geçtiği tüm oda ve mekanik parçalar da ki korozyonu, oksitlenmeyi, kurumlaşmayı hem çözmekte hem de engelleyici katman oluşturmaktadır. Ben özellikle STP, bulunamaz ise Arexons ve ya Blaster markalarını tercih ediyorum.Her 3 depo yakıta 1 adet atmayı da unutmuyorum.
Enjektör temizleyiciler ise benim genellikle bakımdan bakıma kullandığım bir ürün. Açıkcası 3 depoda bir yakıt katkısı attığımdan dolayı az kullanıyorum. Bazen bir sigara alırken hemen bir enjektör temizleyici aldığımda olmuyor değil. Kişisel fikrimce 10.000 km de bir atılmalı.
Carbon Clean hepimizin bildiği üzere senelerdir Bosch ve bir çok diğer özel servisin uyguladığı bir işlem. Bence kesinlikle korkulmamalı. Her 30.000 Km'de bir uygulanmalı. Araçlarımızın yakamayacağı bir ürün değil. Bütün benzin yolları,pompa ve aynı zaman da motor içini temizleme de yardımcı oluyor.
Egr Valfine gelirsek, çoğu dizel araçlarda bulunan bu valf egzoz emisyon değerlerini yakalamak için üretilmiş. Fakat bu emisyon değerlerini yakalarken aslında aracımıza nasıl bir canilik yaptığımızın farkında bile değiliz.35.000 km'de bir sökülmeli ve içindeki kurum kesinlikle temizlenmeli. Kesinlikle bu sistemin iptal edilmesi gerektiğini düşünmüyorum. Temizlemek doğamız içinde daha uygun ve barışçıl bir yol olmalı. Öyle değil mi ?
Gelelim yağ ve yağ katkılarına.Genellikle servislerin önerdiği bakımların arasında ara bakım yapmayı, onların dilediği km'ler dışında yağ değiştirmeye bayılıyorum. 5000 km benim için yağ değiştirmek için ideal bir çizgi. Castrol Magnatec Diesel'den vazgeçemiyorum. Bu biraz viral reklam gibi oldu, kusuruma bakmayın olur mu ? Yağ değiştirmeden önce aracıma STP'nin özel bir yağ katkısını ekliyor ve 15 dk rolantide, ara sıra gaza basacak şekilde bekliyorum. Ardından yağı süzüp, yeni filtremi takıyor ve yeni yağımı koyduktan sonra Arexons'un yağ katkısını koyuyorum. Işte böyle aracıma bakıyorum ve onu böyle seviyorum. Oda beni 109.000 km'dir motor sorunu olmadan Istanbul sokaklarında gezdirdi. Bu yazı çok büyük bilgiler içermemekle birlikte, deneyim ve gözlemlediklerimi paylaşmam açısından yazılmıştır. Skoda Turkey ailesine teşekkür ederim.:ok: