bence hiçbir şeye körü körüne bağlanmamak gerekli ama bu tamamen psikoloji ile ilgili. insan bir ürün alıyor ve deli gibi eleştirildiğini görünce de kendini salak yerine konulmuş hissediyor ve savunmaya geçiyor. bu insanın doğasında olan birşey.
ama hepimiz biliyoruz ki otomobil üreticileri kapitalist düzenin dibine vurmuş şirketler ve en ufak civatanın bile hesabını yaparlar ve bilirler.ve yine biliyoruz ki en kral arabada bile birşey bulunabilir. (ben izlemedim ama belki mercedes veya audi tarzı araçlara da gömüyorlardır bilmiyorum)
ürün geliştirme sürecinde adamların kafasında birşey oluyor ama bu ürünün bir de piyasa fiyatı olacak. mesela bu eleştirilen konuları skoda mühendisleri çözemez mi tabi ki çözer ama o zaman şu anki fiyat gibi 74 bin olmaz da 80 bin olur. işte bu aşamada adamlar bence bir trade-off (mübadele) yapıyor. yani daha uygun fiyata birkaç özellikten yoksun bir octavia mı, yoksa daha pahalıya daha üstün özellikte bir octavia mı? tabi şimdi diyeceksiniz ya işte yalıtım güçlendirmek, süspansiyonları düzeltmek ve rüzgar sesini kesmek o kadar pahalı mı? evet arkadaşlar pahalı. siz sanayide altına zift yaptırırsınız alttan gelen sesi azaltırsınız, süspansiyonları değiştirirsiniz daha yumuşak arabanız olur ama bu üreticinin öyle bir şansı yok. her eklediği çıkarttığı özellikleri ölçmek (test aşaması) için acayip zaman ve deli gibi para harcarlar. (mühendislerin birim maliyetleri de yüksektir)
bir de şu var tabi ki: rüzgar sesi, süspansiyon ve alttan gelen ses herkesi farklı etkiler. benim eski arabam getz olduğu için octavia ya geçince uçağa biner gibi oldum. rüzgar sesine çok takılmadım. alttan gelen ses çok etkilemedi, arkadanın savrulduğunu da çok hissetmemiştim işin doğrusu. (araçla 205 km hız yaptım ama 180 e kadar hızı bile hissetmedim, sonrasında elbette ki kontrol azalıyor iyice.)
kıssadan hisse alacak olanlar gitsin incelesin muadilleri hakkında bilgi edinsin, kullansın öyle karar versin. almış olanlar da bence çok da takılmaya gerek yok. aldığımız araç bi alex değil en nihayetinde.
sevgiler, saygılar...