škodaturkey.com
Biz bir aileyiz...

Güne Güzel Başlayalım.

hiko · 10 · 2707

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı hiko

  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 2103
    • Profili Görüntüle
Bir öğretmen, derslerinden birinde şu hikayeyi anlatır:

“Seyir halinde bir gemi...

Yolcular, güverteye çıkmışlar eğleniyorlardı...

Ancak, işler her zaman yolunda gitmez!..

Gemi, aniden bir kazaya uğradı ve denizin derinliklerine doğru batmaya başladı...

Güvertedeki yolcuların arasında evli bir çift bulunuyordu, korku içinde can havliyle kurtarma botuna doğru koştular...

Ancak botta sadece bir kişilik yer kalmıştı...

Adam, o an karısını ardında bırakarak botun içine atladı... Kadın, güvertede yapayalnız kalmıştı...

Gemi, neredeyse batmak üzereydi...

Deniz, kadını kendine çekiyordu...

Kadın, bir yandan dalgalarla boğuşurken diğer yandan eşine sesini duyurmak istiyordu... Söylemek istedikleri vardı... Bağırmaya çabalıyordu...”

Öğretmen, bu noktada sustu, hikayeye devam etmedi. Sınıfa şu soruyu yöneltti:

“Sizce, kadın ne söylemiş olabilir?”

Herkes bir şey söyledi. Kadının söylemiş olabileceği cümleyle ilgili tahminler çoğunlukla şöyleydi:

“Senden nefret ediyorum. Ne kadar da körmüşüm seni hiç tanımamışım...”

Aldığı cevaplar öğretmeni memnun etmedi...

Öğretmenin dikkatini bu süreç zarfında sessiz, sakin ve yorumsuz kalan bir erkek öğrenci çekti... Ona doğru yöneldi, aklına gelen bir şey varsa söylemesini cevabını öğrenmek istediğini söyledi. Çocuk bir süre sessizlik içinde kaldı ve sonra dedi ki:

“Öğretmenim, benim düşünceme göre kadın, kocasına ‘Çocuğumuza iyi bak, onu koru kolla...’ diye bağırmıştır.”

Öğretmen, hayret içerisinde kalmıştı, öğrencisine sordu:

“Sen, bu hikayeyi daha önceden duymuş muydun, biliyor muydun?”

Çocuk, kafasını salladı ve dedi:

“Hayır, duymadım. Annem, hasta olup bizi bu dünyada terk etmeden önce babama aynı bu sözcükleri söylemişti.”

Öğretmen hüzün dolu bir sesle dedi ki:

“Evet, cevabın doğru...”

Sonra anlatmaya devam etti:

“Gemi, giderek suların altına batıyor, denizin derinliklerine doğru çekiliyordu...

Adama gelince... Evine sağ salim ulaşır ve tek başına kızını büyütür, yetiştirip eğitir.. Seneler geçer... Ve bir gün adam karısına ulaşır...

Bir gün, kızları babasının ardından kalan evrakları düzenlerken hatıra defterini bulur...

Ve anlar ki...

Bu yolculuğa çıkmadan önce annesi amansız bir hastalığa yakalanmıştı... fazla zamanı kalmamıştı...

Ve aslında o hassas anda, babası kızlarını büyütebilmek için hayatta kalma umudu yakalamıştı...

Babasının yazdıklarını okumayı sürdürür:

‘Aslında o kadar can atıyordum ki okyanusun derinliğinde seninle birlikte olmak için... Buna rağmen kızımızın uğruna, senin tek başına dalgalar arasında kaybolmana razı oldum’...”

Hikaye, böylece son bulur...

Sınıf, derin bir sessizlik içindedir...

Öğretmen, öğrencilerinin bu hikayenin içerdiği ahlaki dersi almış olduklarını anlar...

Ders, bu dünyadaki ‘hayır ve şer’le, ‘iyilik ve kötülük’le ilgilidir...

Her işin, her olayın, her durumun ötesinde; her bağırışın, her sözün ardında bazen öyle karmaşık durumlar mevcuttur ki onların idrak edilmesi çok zordur...

Bu nedenledir ki asla yüzeysel düşünmeyelim ve anlamadan, idrak etmeden kimseyi yargılamaya kalkmayalım...

Hesap ödeme konusunda hevesli olanlar, cepleri parayla dolu olduğu için değil dostluk ve arkadaşlığa paradan daha çok değer verdikleri için,

Çalışma hayatında her işi yapmak için istekli olanlar, ahmak oldukları için değil sorumluluklarını iyi bildikleri için,

Her kavga ve tartışmadan sonra ağızlarını özür dilemek için açanlar, suçlu oldukları için değil sizi gerçek dostu olarak gördükleri için,

Size mesaj gönderenler, yapacak başka işleri olmadığından değil sizin sevginizi kendi canlarında ve yüreklerinde taşıdıkları için yaparlar.

Gün gelecek hepimiz birbirimizden ayrılacağız... Sohbetlerimizi, yürekten özleyeceğiz...

Rüyalarımızı hatırlayacağız...

Günler, aylar, seneler birbiri ardına öyle büyük bir hızla geçer ki...

Ve artık geridekilerle hiçbir bağlantı kalmaz...

Ve bir gün çocuklarımız bizim resimlerimizi görüp soracaklar:

“Kim bunlar?”

Biz gözlerimizde saklı gözyaşlarımızla, acı bir tebessümle onları kalbimizin en derinlerinde hissederek diyeceğiz ki:

“Onlar ki yaşamımın en güzel günlerini birlikte geçirmiş olduğum insanlar...”

Alıntıdır.::)Sripad Ramaray
:ok:Neşeli ve Sağlıklı forumlar dilerim


Çevrimdışı hiko

  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 2103
    • Profili Görüntüle

Çevrimdışı mustklc

  • Gürültülü Tidiay
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 1987
    • Profili Görüntüle
çok güzel bir hikaye. resim de çok güzel.
bana şunu hatırlattı:



Çevrimdışı hiko

  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 2103
    • Profili Görüntüle
2009 dan bugüne kadar daha kaç ağaç gitti kim bilir!
:ok:Neşeli ve Sağlıklı forumlar dilerim


Çevrimdışı Uğur Akar

  • KOLTUKÇU
  • Yönetici
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 4893
    • Profili Görüntüle
İstanbul' a dikkat ediyoruz hep. Fotoğraflardan Trakya' ya dikkatli bakarsanız bildiğiniz tıraşlanmış.:(
İYİ şoför, herhangi bir durumda, iki şoförden birinin durması, ya da  yavaşlaması gerekiyorsa, \'Hak, kural\' falan demeden, ilk davranan, canının ve malının kaderini başkasının inisiyatifine bırakmayandır!


Çevrimdışı DDŞ

  • Deli Oğlan
  • Genel Moderatör
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 9379
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: Uğur Akar;526601
İstanbul' a dikkat ediyoruz hep. Fotoğraflardan Trakya' ya dikkatli bakarsanız bildiğiniz tıraşlanmış.:(


aynen öyle abi ne ayak bunlar ya? hangi tarikata mensuplar? trakyayı yedirtmem! az kaldı zaten otağımı trakyaya taşıyacağım..


Çevrimdışı Uğur Akar

  • KOLTUKÇU
  • Yönetici
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 4893
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: DDŞ!;526896
aynen öyle abi ne ayak bunlar ya? hangi tarikata mensuplar? trakyayı yedirtmem! az kaldı zaten otağımı trakyaya taşıyacağım..
Patır patır organize sanayi bölgeleri yapılıyor o bölgelere maalesef.
İYİ şoför, herhangi bir durumda, iki şoförden birinin durması, ya da  yavaşlaması gerekiyorsa, \'Hak, kural\' falan demeden, ilk davranan, canının ve malının kaderini başkasının inisiyatifine bırakmayandır!


Çevrimdışı DDŞ

  • Deli Oğlan
  • Genel Moderatör
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 9379
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: Uğur Akar;526903
Patır patır organize sanayi bölgeleri yapılıyor o bölgelere maalesef.


Hmm simdi isin rengi degisti iste. Bana is alani aciyolarsa iyi tabi :)


Çevrimdışı smyomekatronik

  • OCTAVIA 1.6 FSI
  • Kıdemli Üye
  • ****
    • İleti: 328
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: mustklc;526422
çok güzel bir hikaye. resim de çok güzel.
bana şunu hatırlattı:



Resim bana sanki sahte gibi geldi.

-1977 yılında uzaydan resim çekecek uydu varmıydı?.
-1988, 1997, 2009 üç tarihin olduğu yerin renk tonu aynı.

sizin düşünceniz nedir.


Çevrimdışı Uğur Akar

  • KOLTUKÇU
  • Yönetici
  • Kahraman Üye
  • *****
    • İleti: 4893
    • Profili Görüntüle
Alıntı yapılan: smyomekatronik;526914
...-1977 yılında uzaydan resim çekecek uydu varmıydı?...

1969' da Ay' a gittiler. Sanırım o tarihte fotoğraf çekebilecek uydu da vardır.:hmm::blm:
İYİ şoför, herhangi bir durumda, iki şoförden birinin durması, ya da  yavaşlaması gerekiyorsa, \'Hak, kural\' falan demeden, ilk davranan, canının ve malının kaderini başkasının inisiyatifine bırakmayandır!