Yani düz yolda gidiyorken vites ayarlarıyla oynamaya gerek yok. Sadece inişli-çıkışlı dağ yollarında vs. gidiyorsak manuelde kullanmakta fayda var. Doğru mu anladım acaba?
Yazdıklarım benim fikrim ve uyguladıklarım. (Kullanıcı kitaplarında en doğrusu vardır )
- Düz ve boş yolda oynamaya gerek yok .
- Yol düzse bile çok sıkışık , dur kalk trafikte Manuele almakta fayda var bence. Tam kalkıyosunuz , hızınız 5-10 km/h oluyor , dsg aracı 1 de kaldırıp çok hızlı 2 ye atıyor. Manuel viteste yarım debriyaj 2. viteste kalkıyormuşsunuz gibi düşünebilirsiniz . Sonra bidaha duruyosunuz , tekrar 2 den 1 e , geçiyo ve bu işlemi büyük şehirlerde 1 saat içerisinde defalarca kez tekrarlayabiliyorsunuz.
Onun yerine manuele alıp , aracı 1 de kaldırıp 2 ye hiç geçmeden ( devir çok yükselmedikçe ) kullanmak daha mantıklı bence .
- Rampa çıkarken araç yüksek torka ihtiyaç duyuyor . Yüksek tork dsg yi biraz zorluyor bence . O yüzden rampa çıkarken önüm boş olsa bile hem dsg nin kararsızlık yaşamaması için hemde rampada vites değişmemesi için manuelde uygun viteste çıkıyorum .
- Özellikle rampada sıkışık trafik varsa kesinlikle manuel kullanulmalı bence .
- Rampa inişlerde ( frenli iniş gerekiyorsa ) yine manuelde düşük bi vitese alıyorum, devir biraz yükseliyor , motor bağırıyo ve motor freni yapıyor . Bende hafiften frene dokunuyorum gerek olursa . Ama bunu herzaman yapmıyorum bu daha çok balata ömrü için .. ( bu kitapçıkta da yazıyormuş bilmiyodum ).
- En önemlilerden biri park ederken : Vitesi önce boşa alıp , el freni çekip, yükü el frenine bindirip ondan sonra park konumuna getirmek gerekiyor . Aksi halde yük dsg ye biniyor. ( Özellikle Rampada )
- Son olarak hafif rampada manuel viteste fren kullanmak yerine yarım debriyaj hafif gaza dokunuruzda araç geri kaçmaz ya ( sabit kalır ) , bunu dsg de uygulamak sakıncalı bence . Frene basıp beklemek en mantıklısı .
Bildiklerim bu şekilde yanlışım varsa bilen arkadaşlar düzeltsinler lütfen , yanlış yönlendirmiyim ...