Nacizane görüşüm, yol tutuş özelliğinin, aracın geometrisine bakılarak değerlendirilmesi gerektiği yönündedir.
Her gövde tipinin kendine has bir karakteristiği olacaktır.
Gemi gibi bir araçtan, C sınıfının kıvraklığı beklenemeyeceği gibi, kompakt bir aracın da, ağırlık faktöründen ötürü, yüksek hızlarda yola oturması/basması, D sınıfındakiler gibi olamaz.
Geniş bir aracın gövde esnemesi, kompakt bir araca göre daha fazla olmaya meyillidir. Ancak, aracın üreticisi, tasarım aşamasında bu farkı öngörerek, gerekli müdahaleleri yapmış olabilir. Özellikle, premium tabir edilen araçlarda, bu tarz dokunuşlar vardır.
Ayrıca, gövde geometrisinden kaynaklanan esneme yatkınlığını kullanım aşamasında tolere etmeye çalışan düzenlemeler de mevcuttur. Lastik geometrisi, adaptif süspansiyon ve direksiyon sistemleri gibi..
Özetlersem, her sınıfın, geometriden kaynaklı, kendine özgü bir yol tutma karakteristiği olmakla birlikte, üreticilerin sunduğu imkanlar dahilinde, farklılıklar azalabilmektedir.