Zamanında yıllarımı vermiştim bu işe
Balıkta baktım kaplumbağada
aslında göründüğü gibi çokta basit değildir, fazlasıyla incelikleri vardır. Bunlar tropik hayvanlar ve çok hassaslardır, sindirim sistemi hastalığı ve zararlı bakteri, mantar v.b şeylerden hemen etkilenirler.
Fanusa bende her zaman karşıyımdır, ufakta olsa bir akvaryum alınıp devir daim pompasıyla bakılması gerekir aslında. Fanusta kaplumbağa bakılabilir ancak. Su kaplumbağaları tek olmamalı, en az çift alınmalı. Kara kaplumbağası tek bakılabilir ancak. Bu hayvanlara sürekli kuru yem vermeyin, kabızlık sorunu yaşıyorlar ve genelde bir kere tutuldularmı toparlanamıyorlar, çatlayıp ölüyorlar maalesef. Haftada 1-2 defa canlı yemlerden verin, birde yosun gibi bir yemleri daha vardı bunların sanırım, o yemlerden. Bu yemler sindirim sistemini düzenliyor, aynı insanlar gibi düşünün, sürekli kuru, katı yerseniz sizde kabız olursunuz. Kabuklarının sertliğine çok çok dikkat edin, asla yumuşamaması gerekiyor, yumuşadığı anda derhal ilacından alıp sürün, yoksa geri dönüşü yoktur o yumuşamanın, en güzeli hiç yumuşamasına izin vermemek tabi.
İkisininde erkek olmamasına dikkat edin, çiftleşme dönemi gibi kızışma dönemlerinde birbirlerine saldırıyorlar :hanz: ağızları gaga biçiminde ve ciddi ısırırlar, kabuklarına hatta yüzlerine gözlerine zarar verebiliyorlar.:hanz: benim parmaklara cart diye batırırlardı namussuzlar :hanz: mutlaka üstüne çıkabilecekleri "kuru" bir kayalık olsun, çıkıp tünemeyi çok severler, hatta birbirleri üzerine çıkarlar saatlerce otururlar öylece,sonra sıkılınca iterler birbirlerini :hanz: akvaryumdan kaçabilme gibi bir yetenekleri vardır, nasıl çıkıyor demeyin, çıkıyorlar valla :hanz: dışarda olduğunu anladığınız anda karanlık köşelere bakın :hanz: uyumuştur bir kenarda:hanz: sularını temiz tutmaya çalışın, biraz hızlı pisletirler maalesef. Bakana Allah kolaylık versin :hanz: