Sorumluluğun çoğu ebeveynlerde tabiki.
Ancak şöyle bir durum var.
Bizde sokaklarda büyüdük.Eve sokamazlardı.
Sadece ben değil,yaşadığım çevredeki tüm çocuklar böyleydi.
Yaşadığımız semti karış karış bilirdik,her türlü haydutluğu yaptık
Ama gidipte kimsenin arabasına anahtar takmadık,kimsenin camını kırmadık,kimsenin malına zarar vermedik kısaca.Neden?,çünkü ailemiz bize böyle öğretti.
Çocuklardan şikayetçi olmak bence doğru değil.
Sokaklar oyun yeri değildir diyoruz ama oynayacak bir tane park,bir tane halı saha gösterin?
Ben İstanbul/Esenlerde büyüdüm.Bırakın parkı,ağaç bile yok orda,öyle varoş biryer.
Ben büyürken hiç rastlamadım ama bu tip olaylara.
Kimse kusura bakmasın,ister ırkçı deyin,ister gerikafalı,bazı insanlar aramızda çoğalmaya başladığından beri(ben onlara mahlukat diyorum) düzen bozuldu.
Hiçbir TÜRK çocuğu gidipte birinin aracına zarar vermez.
İstisnalar olabilr ancak ben bugüne kadar hiç denk gelmedim...
Bu söylediklerim o ırkın tüm mensupları için geçerli değil tabiki,ancak malesef 10 tane çocuk doğurup sokağa attıkları için genelde,böyle oluyor...
Geçmiş olsun...
Bu arada;
Vectramızın arka camında Atamızın imzası vardı.
Esenlerde bir aksşam aracın içinde müzik dinlerken,benima raçta olduğumu farketmemeiş olacaklar ki; camdaki sticker'ı sökmeye çalıştılar.Ben görünce kapıyı açtım,koşa koşa iki kişi kaçtı.Benden büyüktüler belkide.
Madem yapacaksın bunu,g.tün yiyosa ben ordayken yap.
Arka camın altındaki kısımdaki TÜRK BAYRAĞI içinde kavga etmiştik.
Arka camı patlatmaya çalıştılar vs...
Bunları gördükçe nefret duygularım artıyor,dilime hakim olamıyorum...